Müzik.Bu kelimenin insan iletişiminde ve entellektüel düşünce ve felsefesine sahip olabilmekte ne kadar büyük rolü vardır.
İnsanlar her gün birbirleri ile konuşuyor ve bu iletişimi kelimelerle sağlıyor. Kelimeler de seslerden oluşuyor. İşte o seslerdir müzik. Demek ki, doğanın yaratılıştan bize bahşettiği, algıladığımız seslerin kavramıdır müzik.
Türkiye Avrupa ve Asya’nın atan kalbidir. Türkiye’nin Klasik Batı Müziği’nde dünyaya kazandırdığı bir çok sanatçı vardır. Büyük Dünya Klasik bestecileri arasında insanlara armağan edilmiş olan evrensel müziği, dünyanın bir çok sahnesinde yorumlayan sanatçılarımız arasında Suna KORAT, Leyla GENCER, Gürer AYKAL, İdil BİRET, Gülsin ONAY ve başka bir çok değerli sanatçılarımız vardır. Milletimiz, dininden ve ırkından bağımsız olarak, evrensel müziği, dünyanın bir çok sahnesinde yorumlayan sanatçılarımızın gösterdiği yüksek icracılık sanatları sayesinde ülkemizin bayrağının dalgalanması ile övünüyor.
Bir milletin geçmişi yoksa onun geleceği yoktur. Türk Milleti’nin kültür ve sanat geçmişine dayanarak bu millete güzel yarınlar kuracak, çocuklarımızı ve gençlerimizi müzik ve sanat anlamında , profesyonel olsun ya da olmasın , yüksek iletişim entellektüalitesine sahip çıkacak şekilde yetiştirmek adına yola çıkıyoruz.
İnsanların gerçekten müzik yapabilmesi için mutlaka müzik icra etmeleri gerekmez. Müzik, sanat ve kültüre sahip olacak insanların düşüncelerini ince ve zarif ruhta ifade edebilmeleri bahsettiğimiz yarınların garantisidir.
Bu anlamda Türkiye’nin dört bir tarafında faaliyette olabilmemiz için bu açıklamalarımızla bütün ülkemiz insanlarına, onların pozitif bakış açılarına ihtiyacımız vardır.
Biz biliyoruz ki, bu desteği, bu güveni alabilmemiz kurduğumuz uluslararası eğitmen kadromuzla, eğitim kalitemiz ile mümkündür. Ayrıca , şunu da biliyoruz ki,müzik ve sanat eğitiminde farkımızın olması gerekmektedir. Farkımız, çocuklarımızı 5 yaşından itibaren müziğin ve sanatın farklı dallarında eğitmektedir. Her şeyden önce çocukların mecburi çalışmasını değil müziği ve sanatı severek çalışmalarını öğretmek olacaktır farkımız.
Bu çocuklar, Türkiye’nin ilk devlet sanatçılarından olan değerli sanatçımız Suna KORAT’ın adını taşıyan Akademi’de eğitim aldıklarından gururla bahsedeceklerdir.
Müziğe yıllardır gönül veren Suna KORAT Akademisi kurucularından Elif Turhan ve Suna Korat ile Bilkent Üniversitesi’nde 1996-2003 yılları arasında beraber çalışma şansına sahip olan Suna Korat Müzik Akademisi’nin Müzik Direktörü piyanist Doç. Hacıbaba Adiloğlu böyle bir amaca hizmet vermek ve böyle bir okulun yaratılması için her biri kendi dalında büyük başarılara imza atmış eğitmen kadrosuyla bir araya geldik. İnanıyoruz ki, bu okul ülkemize adını taşıdığı sanatçının standardında ülkemizin yarınını hazırlayacak sanatçılar yetiştirecektir.